AK Parti 4. Olağanüstü Büyük Kongresi,
Coşku içinde yapıldı.
Malumunuz üzere,
- Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçerli 1399 oyun tamamını alarak partisinin genel başkanlığına yeniden seçildi. Kongre Divan Başkanlığını yine MKYK’ya seçilen Sakarya eski Milletvekili ve Seçim İşleri Genel Başkan Ali İhsan Yavuz yaptı.
Yavuz, seçim sonuçlarına göre 1402 oy kullanıldığını, 1399 oyun geçerli, 3 oyun geçersiz sayıldığını ve Erdoğan’ın yeniden AK Parti Genel Başkanlığı’na seçildiğini açıkladı.
Seçim sonrasında,
Türkiye Yüzyılı'nı inşa edeceklerini kaydeden Erdoğan, sadece 85 milyonun değil, yönünü Türkiye'ye çevirmiş yüz milyonların da umudu olan bir parti olduklarına değindi.
Yerelden, teröre her şeye değindi.
"İki günü birbirine eşit olan ziyandadır." tavsiyesine uygun olarak 31 Mart 2024 Mahalli İdareler seçimlerine kadar tempolarını biraz daha artırmaları gerektiğine işaret eden Erdoğan: "CHP zihniyetinin elinde bakımsızlığa,
Hizmetsizliğe,
Çürümeye terk edilen illerimizi gerçek
Belediyecilikle buluşturmak, boynumuzun borcudur.
Cumhur İttifakı olarak, başta
- İstanbul, Ankara olmak üzere bu illerimizle birlikte deprem bölgesinin 11 vilayetini de kucaklayacak şekilde büyük oranda büyükşehirlerimizi masaya tam manasıyla yatırıp gece gündüz demeden, yoğun bir çalışmayla durmak yok, yola devam diyeceğiz.
Terörü kaynağında kurutma, bu stratejimizi kararlılıkla uygulayacak,
PKK'sından
FETÖ'süne,
DEAŞ'ından marjinal örgütlere,
Bütün bunlara kadar eli kanlı canilerden döktükleri her damla kanın hesabını misliyle soracağız” diyerek,

Muhalefetin ne denli zayıf, beceriksiz ve kararsız olduğuna,
Aslında karşısında muhalefet olmadığına,
O nedenle de tüm seçimlerde olduğu gibi mahalli seçimleri de alacağına dikkat çekti.
Haksız mı?
Haklı!
Hem de dibine kadar!
Bu muhalefet anlayışı ile AK Parti daha çok seçim kazanır,
Kazanacak da.
Terör eylemleri konusunda da son yıllarda yapılan mücadeleyi görmezden gelemeyiz elbette.
Hele son günlerde Kuzey Irak bölgesine yapılan
Önemli operasyonlar bunların göstergesi.
Ancak, ABD’nin Kuzey Irak’ta İHA‘mızı düşürmesi ile ilgili de keşke birkaç kelime kullanabilseydi.
İncirlik’ten kalktığı söylenen F-16’nın hangi cesaret ve cüretle bizim İHA’mızı düşürdüğünü bilmek hepimizin hakkı diye biliyorum.
Ama bu konuda sessiz kalındı.

- Erdoğan konuşmasının devamında: "Son 21 yıldır enflasyona ezdirmediğimiz işçi, memur ve emeklilerimize inşallah önümüzdeki dönemde yeni müjdeler vermeye devam edeceğiz” dedi.
“Yaptıklarımızı görmüyorlar!”
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı
Erdoğan:
"Maalesef bunların gözleri var görmüyor,
Eğitimde derslik sayımızı 343 binden 620 bine,
Üniversite sayımızı 76'dan 208'e yükselttiğimizi,
Okullarımıza 800 bin yeni öğretmen atadığımızı, Üniversite öğrenci sayımızı 7,5 milyona çıkardığımızı,
Yurt kapasitesini 950 bine ulaştırdığımızı, mesleki eğitimi güçlendirdiğimizi görecekler. Ama böyle bir dertleri yok.
Sağlığa baksalar, hastane yatak kapasitemizi 164 binden 268 bine ulaştırdığımızı,
Şehir hastaneleriyle hizmet kalitesini zirveye çıkardığımızı, sağlık sistemini baştan sona yenilediğimizi görecekler.
Adalete baksalar,
Hakim-savcı sayımızı 24 bine yaklaştırdığımızı, yargının yükünü azalttığımızı,

- Adalet sisteminin altyapısını yenilediğimizi, yargıyı vesayetin güdümünden kurtarıp adına hüküm verdiği millete ram ettiğimizi görecekler." dediği açıklamasında da,
Kaçırdığı noktalar yok değil.
Evet 208 üniversitemiz var. Ama hala üniversitelerin çoğu boş.
2-3 değil,
7-8 üniversite bitirenler bile işsiz!
Okul sayımız arttı.
Öğretmen atamaları zirve yaptı.
Ama hala,
On binlerce öğretmen işsiz ve atama bekliyor!
Hala ücretli öğretmenlik yapmak zorunda kalan
Evli, barklı çocuklu,
Ayda 10 Bin TL verenlerin,
Aldıkları maaş 6-7 Bin TL, yani
Asgari ücretin yarısı.
Bu insanların nasıl geçineceğini kim ve kimler düşünecek acaba?
Hastanelerimiz var.
Hem de en modern hastaneler.
Ama içinde doktor sayısı az,
Personel az.

Doktorlar şiddet ve çalışma koşullarından ya yurt dışına kaçıyor,
Ya da özel hastanelere.
MHRS’den kimse randevu alamıyor.
Bu yüzden acillerde her gün binlerce hasta sürünüyor.
Onkoloji, kanser hastalarına 8-9 ay sonraya,
Tomografi,
Emar ve
Ultrason çekimi için aylar sonraya gün veriliyor.
Nüfus sürekli artıyor.
Yetmediği gibi 10 milyonun üzerinde,
Sağlıktan yararlanan mültecilerin durumu da ortada.

Eskiyle yeni ücret kıyaslaması!
Erdoğan göreve geldiklerinde,
Asgari ücreti 184 liradan
11 bin 402 liraya yükselttiklerini dile getirirken,
En düşük emekli maaşını
64 liradan
7 bin 500 liraya çıkardıklarına dikkat çekti.
Bunu da yorumlayalım;
Doğru diyor Sayın Erdoğan.
Yalan değil.
Ama..
Aması da var!
Yine Erdoğan’ın ve partisinin yönetimde olduğu;
- 2002'de 184 lira olan asgari ücret 126 dolara,
- 2003'te 225 lira olan asgari ücret 135 dolara,
- 2004'te 318 lira olan asgari ücret 218 dolara karşılık gelirken
- 2005'te 350 lira olan asgari ücretin dolar karşılığı 257,
- 2006 yılında 380 lira olan asgari ücretin dolar karşılığı 281,
- 2023’te asgari ücret 11 Bin 400 TL iken karşılığı ise 413 dolar.
Örnek vermek gerekirse,
2002’de kira ne kadardı?
Yerine göre 50-60 ve 80 Lira,
Peki ya şimdi en uygun kira ne kadar?
7 Bin 500 ile 15 Bin TL arasında.
2002’de Gram Altın satış fiyatı Bin 625 TL idi.(eski para ile)
Peki ya şimdi gram altın ne kadar?
1 880 TL civarında.(Yeni para ile)
2002’de asgari ücret 184 lira idi.
Asgari ücret ile o günün koşullarında kaç gram altın alınıyordu?
Peki bugün 11 Bin 402 TL olanlarla Asgari ücret ile kaç tane alınabiliyor?
Varın hesabı siz yapın.
Yani o günün şartları ve alım gücü ile bugünün şart ve alım güçlerini de değerlendirmek lazım.
Öyle, yüksek ücret verdim demekle olmuyor.
O günkü şartlarda
Peynirin, zeytinin kilosu ne kadardı?
Etin, kıymanın kilosu ne kadardı?
Bugün ne kadar?
O gün asgari ücretli evine haftada en az iki kez kıyma alabiliyorken,
Bugün, ne kadar alabiliyor?
Gelelim emekliye,
- 22-23 yıl evvel emekli olan bir işçi,
- Memur,
- İkramiyesi ile
- Araba alıyor,
- Ev alıyor,
- Üstüne, hacca gidebiliyor,
- Oğlunu, kızını evlendirebiliyordu.
Peki ya bugün bunların hangisini yapabiliyor?
Düşünmek,
Değerlendirmek lazım.
Biz yapılan hizmetleri,
Geldiğimiz noktayı iyi biliyoruz.
Ama geçmiş ile günümüzü kıyas edecek kadar da aklımızı yemedik.
Bilin istedim!
Güzel söz:
Başarı belki insana çok şey öğretmez,
Fakat başarısızlık çok şey öğretir.
Yorum yazarak NetGaste Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan NetGaste hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler NetGaste editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı NetGaste değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak NetGaste Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan NetGaste hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler NetGaste editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı NetGaste değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(12)Süleyman - Vah güzel memleket. Ah insanım ahhhh
Adnan Dut - Doğru dersin kardeş. Doğru dersin de . Kim anlıyor ki? Yaptım dese alkış, Yapmadım dese yine alkış alıyorsan. Suç sende değil. Seni alkışlayanda. Yalan mı?
Uluğbey - Mart 2024 de mahalli seçim var. 5.5 ay kaldı seçime. Ocakta basar zammı ve bize unutturur dünü. Ocakta zammı seçimleri almak için yapacak. Biraz aklımız kaldıysa, yerel seçimlerde tek bir belediye vermeyelim, kuvvetli bir ikaz alsınlar, buna, ikaza ülkenin de onlarında çok ihtiyacı var. ÜLKEYE DE, ONLARA DA YARAR, DERS ALIR, BİNBİR HATALARINI GÖRÜRLER.
Sabriye Güler - Emeklinin yüzde 80'i mutsuz. Ücretli öğretmenin Yüzde yüzü mutsuz. işçi mutsuz, Allah aşkına kim mutlu biri desin bana. Lütfen desin.
Sıradan biri - Emekliyim. Nemli , rutubetli evde yaşıyorum. evlatlarım il dışında karı-koca yaşıyoruz. Mecburum. İnanın dışarı çıkamıyoru.
4 Bin kira veriyorum. 3.500 TL ile elektrik, su, kömür, ve yiyeceğimizi karşılıyoruz. Nasıl Mı? E onu da Allah biliyor.
Selma - Sıkıntınızı kimseye anlatmayın. Allah'a anlatın. O yere üfleneni Arş-ı alada duyuyor. emin olun.
Bir Öğretmen - Ben Allah'a havale ediyorum.
Kübra Öğretmen - Bir şey diyeyim mi? Hiç bir milletvekili, Bakan, Genel Müdür, STK başkanı Hatta Sayın Cumhurbaşkanı ücretli öğretmenin yaşadığı yaşamı bilemez. Bilmiyor da zaten. Bilse. ne yapar yapar bu sistemi değiştirir. Olmadı kendi yardımcı olur. Allah aşkına kirada oturan 6 bin tl ile nasıl geçinsin. Söyleyin lütfen....
Ücretli Öğretmen - Çok zor ücretli öğretmenlik. 6-7 Bin lira al 8 Bin lira kira ver. mutfak masrafı, elektirik, doğlgaz, su telefon, yol parası.... Allah bu eziyeti görmüyor mu sanıyorsunuz?
Öğretmen emeklisi - Ücretli öğretmeni köle gibi çalıştırıyorlar. Bir ay çalış, çalıştığın günlerin ücretini al. Yahu allah var allah. Bir ayda 6. TL maaş ne demek.
Öğretmenin yaptığının aynını yapıyorlar. günah değil mi?
Aynır Dalbastı - Ben emekliyim bugün ben asgari ücretin en az 1.5 katını almalıyım. Ama aldığım. 7.500 Tl. kimi kandırıyorlar.
Adil - Aynen
Yazılan yorumlardan NetGaste hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler NetGaste editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı NetGaste değil haberi geçen ajanstır.