Oysa aşağıdakiler var diye yukarıdasınız!

Bazen sustuk sükut altın diye, kimi zaman konuştuk bir şeyler değişir diye; ama öyle bir hal aldı ki yeryüzün'de haykırmamak artık elde değil.
Bir bahane ki insanlık mayın tarlasına dönüştü, ha bastı ha basacak korkusu, bir ter anlamsız bir titreyiş bir ürperti adeta.
Bahane öylesi komik öylesi acı ki adına küresel ısınma dediler.
Ayakları baş, başları da ayak yapıp ortalığı ezip geçtiler.

  • Gerek ülkemde gerek dünya ülkelerin de acı bir çığlık var, adı insanlık elden gitti; kalanı da çığlık çığlığa gitmekte diye.
    Savaşlar öylesi bahanelerle çıktı ki geçmişten günümüze, zenginin parası fakirin çenesini yordu, kimi zaman yormaktan öte yok olup gittiler, evet sadece yordu yada ölüp gittik,
    Kime ne fayda sağladı?
    Şunu demek çok mu zordu ?

Yada imkansız mı?

Gelin yukarıda birlikte olalım.
Yukarıdakiler çoktan yerlerinde kalabilmeleri uğruna aşağıdakileri gözden çıkardılar.
Oysa aşağıdakiler var oldukça yukarıda kalabildiklerini unuttular, kendi hırsları gözlerini değil sadece, aklı mantığı kullanacak idraki de yok edip gitti top yekün.
Yukarıda durmaları artık mümkün olmayacak, aşağıda ki yok oluş yukarıda ki yok oluşun temeli, gerçek kendini bariz şekilde gösteriyor.

  • Bir görevin ehli olmayan insana teslim edilmesi kadar insanlığa hiç bir güç zarar veremez. Yukarıda olan da tamda bu!.
    Dünyanın her yerinde, günümüz de oynanan oyun küresel ısınma evet; insan gücü makinalara makinalar robotlara robotlar da yapay zekaya dönüştü, tabiatın denge unsurlarını sarsacak çabalarla evrenin yapısını bozarak pek tabii.
    Çok çok uzun zaman önce alt yapıyı hazır hale getirdiler ne denir ki; bilinç altı kabulleniş !..
    Gerek okuduklarımız da aldığımız eğitimlerde, gerek dışarıda yaşatılmaya çalışılan eylemlerde, gerek filmlerle bilinç altı sessiz çığlıklarla biz insanlığa adapte edilebilir şekilde ilmek ilmek işlendi.

Şimdiler'de olanı yani adına küresel denilip, olağan halde kabul görür olması insanlığı şaşırtmaz olması haliyle kaçınılmaz.
Oysa tüm evren insanlığa hizmet için zaten kurgulanmış "Yaradan" tüm evreni insanoğluna armağan etmiş, yiyin için helal dairesinde göçüp gideceğiniz güne kadar; biriniz diğeriniz için tehlike olmasın hak hukuk unutulmasın diye de uyarmış sonsuz değilsiniz denmiş.
Yani ölüm gerçeği var !.
Peki insan ne yapmış?
Söylemeye gerek var mı?
İnsan topluluğunun sağlıklı bir yaşam içinde dengeli adaletli ortak alanlarda yaşamak adına bir görevli seçmeyi tercih etmiş fıtrat gereği.

  • Adı da kimi zaman kıral kimi padişah, kimi kadı, kimi zaman da başkan olmuş.
    Yani siyaset yaparak denge unsurlarının çıkarlarını yönetmek ve gözetmek adaletli biçimde çaba sarf etmek; amaç bu olmalıydı.
    Siyaset öyle bir kirlilik oldu ki, bir yönetme duruşunun şeklinin' bu denli akıllı mantıklı duygusallığı merhameti şefkati adaleti dengede tutmak olduğunu insan için fayda sağlaması gerektiğini unutup, güveni aidiyeti adaleti yok ettiler.
    Güven ve adalet sadece kelimelerde sözlük sayfalarında saklı kalıp yitip gitti.

Ne çekirdek ailede, ne sokakta, ne eğitimde ne de çarşıda pazarda, en tabandan tavana güven diye bir şey kalmadı.
"Kıyamet alâmetleri bunlar bilmiyor musun?" der gibi kimileriniz.

Tabi bu kadar kolay bahanemiz.
Neden tufanlar oldu?
Neden dünya yerle bir olup yeniden var oluşa döndü?

Neden dünyanın bir ucunda cenneti yaşarken, diğer ucunda cehennem yaşandı?
Bizler; yani insanlık hiç ders almadık, kaderi başkalarının eline bırakmanın tembelliğinde, kolay olanı tercih edip buda kadermiş demek işimize geldi.
Hep bir suçlu aramak kaderde bu varmış demek kolay olanıydı, zor olanı göğüslemek yürek isterdi oda bizde hak götüre insanlık olarak.
İnanan da inanmayan da; var oluşumuzu kendi ellerimizle yok etmeyi nasıl becerdik ama!! ..

Öyle değil mi?
Gurur duymamız gerek; böylesi başarıyı anca insanın insana, yani kendine yapması kadar acı ve tezat ne olabilir ki?
"Kendi düşen ağlamaz" diyeceğim de,
Kimse de ağlamıyor tam aksine o yaptı şu yaptı diye karşıdakini gösteriyor, oysa işaret parmak karşıyı gösterirken geri kalan parmakları kendini işaret veriyor, bundan bir haber mi ?

  • Yoksa safa mı yatıyor insan?.
    Yok oluyoruz işin aslı evet kendi kendimizi yok ediyoruz, bu kadar net; bir günah keçisi aramaktan vazgeçip her varlık, her kalp, her akıl bir an önce kendine gelmeli!.

"Benden ne olur?" deme yahu!..

Biri diğer biri tamamlar, iki olur diğeri üç arkası gelir yeter ki örnek teşkil ederken tercihinde kararlı ol kaderine sahip çık.
Sen yeter ki vaz geçme gücüne güven bir çıkış mutlaka vardır.
Unutmayın çıkmamış candan ümit kesilmez.
Kalın sağlıcakla!..

  • Gündemi yakından takip etmek için Sakarya’nın güncel haber sitesi NetGaste’yi takip etmeye devam edin

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Nesrin Kaya - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak NetGaste Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan NetGaste hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler NetGaste editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı NetGaste değil haberi geçen ajanstır.

11

Taghi Amini - Merhabalar. Iyi aksamlar.

iyi ve yerinde.basarilar ve salikli yazilar ve yasam arz ediyorum.

Saygilar.

Yanıtla . 0Beğen . 0Beğenme 12 Kasım 21:46
10

Bilal Kara - Bu dünyada ezilen, ahirette mükafatını alacak. İnellahe Meğassabirin. Allah sabredenlerle beraberdir.

Yanıtla . 1Beğen . 0Beğenme 05 Ekim 14:21
09

Vildan Akyüz - Yukarıdakiler, aşağıdakileri yanlarına çekerler mi canım. O zaman eşitlik olur. Allah'ın dediği olur. Oysa onlar Allah'ın değil. kendilerinin dediği olsun isterler. Yalan mı?

Yanıtla . 1Beğen . 0Beğenme 05 Ekim 14:21
08

Osman K. - İsabetli bir konu ve izah. Elinize, kaleminize, kalbinize sağlık.

Yanıtla . 1Beğen . 0Beğenme 05 Ekim 08:59
07

Semra Adıgüzel - Ahh ahh Nesrin hanım dünya kocaman da içinde yaşam süren insan çok küçük vede çok dar düşünceye sahip.

Kalplerimiz nasıl bukadar kirlendi anlamak zor, biz şöyleyiz biz böyleyiz de hani nerde insanlık şefkat cömertlik hoş görü, nerde kaldı bizim inancımızın gereği? nerde örf anenelerimiz? Lafa geldiğinde harikayız, iyiye gidemiyoruz kötüye sürükleniyoruz.

Dileriz daha kötüye gitmeden insanlık adına bir yerlerde bir çaba bir zorunluluk olur.

Çok gönülden katıldım yazınıza

Tekrar bu denli yorumlarınızı kaleme almanızı diliyorum.Saygilar.

Yanıtla . 1Beğen . 0Beğenme 04 Ekim 16:44
06

Selda Gök - Gelin yukarıda birlikte olalım.

Yukarıdakiler çoktan yerlerinde kalabilmeleri uğruna aşağıdakileri gözden çıkardılar. kim böyle düşünebilir ki? Herkes yukarıda kendi dünyasında. Tabanda, altta olanın canı çıksın adeta. Yalan mı?

Yanıtla . 2Beğen . 0Beğenme 04 Ekim 12:37
04

Hülya Tellioğlu - Gurur duymamız gerek; böylesi başarıyı anca insanın insana, yani kendine yapması kadar acı ve tezat ne olabilir ki?

"Kendi düşen ağlamaz" diyeceğim de, Vallahi biz hep diyoruz. İnsanların çoğu bencil. Kendi düşen ağlamaz diyoruz. Ama yine de elimizden geleni yapıyoruz. Maalesef

Yanıtla . 1Beğen . 0Beğenme 04 Ekim 12:31
03

Semra Niğdeli - Kesinlikle katılıyorum. Altına imza atıyorum. Yüreğinize sağlık. İnsanda öz güven kesinlikle olmalı. Sınırları zorlamamalı.

Yanıtla . 1Beğen . 0Beğenme 04 Ekim 12:30
02

enver Adalı - Çok güzel bir yazı. Teşekkürler Nesrin Hanım

Yanıtla . 1Beğen . 0Beğenme 04 Ekim 12:29
01

Oflu - Bu dunya imtahan sahası. Bu sahada İyide olacak kötüde. Biz yaşantımız ile örnek olmalıyız. Allah istese her şey sütliman olur. Biz mücadelemizi savaşımızı her sahada iyi olmak için yapmalıyız

Yanıtla . 3Beğen . 0Beğenme 04 Ekim 11:19