Feraset mi?

Daha önce bu kavramı duydunuz mu?

Günümüzde bilgi bombardımanı içinde yaşıyoruz. Hangisi doğru, hangisi yanlış, hangisi yönlendirme amaçlı iyi tespit etmek her zamankinden daha büyük önem arz ediyor.Hiç kimse insanları yanlışa sevk ettiğini söylemiyor. Hiç kimse ayranım ekşi demiyor.

Müslüman, insan olmasının doğal sonucu olarak aldanabilir, aldatılabilir. Yanılabilir, yanıltılabilir. Dikkatli ve uyanık olmak durumundadır. Müslüman kimseyi aldatmaya kalkmaz ama aldanmaz da.

Feraset, anlamak ve bilmek anlamına gelir. İsabetli bir tahminle işin içyüzünü sezme kabiliyetidir. Muhtemel olayların neticesini tahmin, arka planını okumadır. Bir işin dış görünüşüne aldanmayıp iç yüzünü sezmek manasına geliyor.

Konumuz hakkında iki ayet-i kerimenin mealini paylaşmak isterim;

“Ey iman edenler! Allah’tan korkarak hareket eder de takva dairesinde (sorumluluk bilinci içinde) bulunursanız, Allah size hakkı batıldan ve doğruyu eğriden ayıracak bir kabiliyet, bir nur verir. Kötülüklerinizi örter ve sizi bağışlar. Şüphesiz Allah büyük lütuf sahibidir. (Enfal Suresi; 29)

Ey iman edenler, eğer bir fasık, size bir haber getirirse, onu iyice araştırın. Yoksa cehalet sonucu, bir kavme kötülükte bulunursunuz da, sonra işlediklerinize pişman olursunuz. (Hucurat Suresi, 6)

Bu iki ayet bilinçli Müslümanın özelliklerinden bir kısmını ifade ediyor. Hakkı batıldan, doğruyu eğriden ayırmak ve duyduğumuz, bize ulaştırılan her habere aldanmamak, iyice araştırdıktan sonra karar vermek…

Sevgili peygamberimiz;

Mümin bir yılan deliğinden iki kere ısırılmaz. Der.

Hayatımıza bir bakalım. Acaba aynı yılan tarafından kaç kere ısırıldık. Denize düşen yılana sarılır diyerek bizi yanıltan kişilere, haberlere kaç kez inanarak aldatıldık. Ne dersiniz?

Kıymetli okuyucularım;

Günümüzde en çok feraset sahibi olmamız gereken konulardan biri de TARİH tir.Aldanmamak için iyi bir tarih bilgisi ve şuuruna sahip olmamız gerekir. Yaşanmış bilhassa acı tecrübeleri iyi bilmek, gelecek için dersler çıkarmak ve böylelikle aynı oyunlara tekrar düşmemek için çok dikkatli olmamız gerektiği açıktır.  Tarihi olaylara geçmişin masalı değil, yaşayanların ibret alacağı tecrübe olarak bakmalıyız. Yüce kitabımız Kur’an-ı Kerimin geçmiş milletlerle ilgili anlattıkları da bu sebeple değil midir? Yoksa sürekli “tarih tekerrürden ibarettir” der dururuz.

Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy “Tarihi tekerrür diye tarif ediyorlar. Hiç ibret alınsaydı tekerrür mü ederdi” demektedir.

At izinin it izine karıştığı şu günlerde ülkemizde ve dünyada meydana gelen olaylar hakkında her zamankinden çok daha dikkatli olmalıyız. Uzağı görebilmeli ama uzaktaki tuzağı da asla kaçırmamalıyız.

Milletçe, Cemil Meriç’in “Dün, tecrübedir, ibret almalı. Bugün, fırsattır, hikmet ile değerlendirmeli. Yarın, tahmindir, tevekkül ile planlamalı.” Sözünü kulağımıza küpe yapalım inşallah…

Gündemi yakından takip etmek için Sakarya’nın güncel haber sitesi NetGaste’yi takip etmeye devam edin