Sussak bi dert, yazsak bi dert!

GENEL olarak millete hizmeti esas alan çatılara karabasan gibi çöken bir samimiyetsizlik, liyakatsizlik, dünyaperestlik, bencillik, menfaatçilik, müfterilik, entrikacılık, adamcılık ve çapsızlıktan aklı başında olan herkes bıktı!

Son olarak 15 Temmuz darbe girişimi dahil, ülkenin içinden geçtiği her kritik süreçte, dimdik durarak canını vermekten kaçınmayan ve dünya mazlumlarının umudu olmuş bu Necib Millet, etrafı sarmış olan bu nahoş düzeysizliği haketmiyor!

Mefkure sahibi, entellektüel, kültürel derinliğe sahip, vatan-millet sevdalısı, yetenekli, sorumluluk sahibi, dürüst, ciddi, vakur, yalakalık yapmayan, onurlu, hakperest ve samimi insanların neredeyse tamamı, bu yerlerde sürünen seviyesizlikten dolayı, alanlardan uzaklaştı.

Hasbe’l-kader kalan ve sayısı neredeyse bir elin parmaklarını geçmeyen samimi insanlar da, dalkavukların ve simsarların saldırısına maruz kalmış durumda!

Ya da öte yandan ruhları efsunlanmış gibi konformizmin şehvetine kapıldıkları için makam ve rant vampirlerine dönüşen haysiyet cellatlarının, itibar suikastleri ve değersizleştirme operasyonları ile tekme-dirsek yiye yiye sahadan uzaklaştırılmak üzereler..

İhlaslı adamlarınızı kaybederseniz, vallahi kaybedecek başka hiç bir şeyiniz kalmamış demektir!..

Unutmayın Yeniden Büyük Türkiye’yi, ancak samimi adamlar inşa edebilirler, ganimetçiler değil!

Derdi rant değil, yalnızca hakikat olanlar!…

Ancak yüreklerini verenler, yürekleri fethedebilirler!

Çıkarcılık, dalkavukluk, “yolunu bulma” sevdası, mevzisini koruma içgüdüsü, “malı götürme” hırsı, entrika, tehdit-şantaj, lüks sevdası, samimiyetsizlik… almış başını gidiyor..

Nereye kadar?!

Bu millet, “Artık Yeter! Söz Milletin!” diyerek gönülleri fetheden ‘Reisiyle, kaygısı ve kavgası aynı olmayan, ama

Reis’inin sırtından dünyalık devşirenleri, O’nun hatrına daha ne kadar omuzlayacak?!

Yanlışlardan ivedi vazgeçilip asli vazifelere dönülmezse, Bu Aziz Millet, kendisine hizmet etmeyenleri, çıkardığı yerden vallahi indirir!

Müneccim olmaya gerek yok, yakın ve uzak tarih, bunun müşahhas örnekleriyle dolu!

Bunları söylemek ya da yazmak çok zor geliyor ama, Hakikat böyle!

Dost nasihatine kulak tıkayanlar, musibetin nasihatini mecburen dinlerler!

Sussak bi dert, yazsak bi dert!..

SERMAYESİ ATATÜRK DÜŞMANLIĞI

ABARTMAYALIM Sevgili okurlar!..

Müslüman münevver kişi İslami çizgisi olan kişidir.

Allah cc sevgilisi son Nebi, kafir ve müşriklere benzememek için elinden gelen çabayı göstermiş midir?

Evet!

Günlerdir Kadir Mısıroğlu’nu övecek kelam, koyacak yer bulamıyor, yüceltmeden, abartmadan geri gitmiyoruz.

64 kitap yazan, kafasında fes olan ama Atatürk düşmanlığından başka sermayesi olmayan bu dedemiz gerçekten ilmiyle amel eden, tarihi bilen biri olsaydı o fesin altında, o gömleğin üstünde kravat takmazdı.

Ben kravatın tarihçesini okuduktan sonra takmamaya özen gösteriyorum.

O kravatı her taktığımda viyana bozgununu hatırlıyorum.

Osmanlı tarihçisi, fesli, Müslüman münevver Kadir Mısıroğlu'nun kravat takma mecburiyeti mi var?

Yok!..

Bu konuda sayın Abdurrahman Dilipak'ı takdir ediyorum.

Sevgili okurlar;,

Atatürk’ü ilahlaştıranlara kızarken kendi gözümüz kararıyor, kendi hatalarımızı görmüyoruz.

Müslüman önce Allah cc emrine itaat edecek!

Kafirun süresi; "Başkalarının ulularına küfretmememizi emreder".

Her ayette 2 farz vardır. 1. Onun Allah cc den geldiğine iman etmek, 2.si de onunla amel etmek. "Kur'an böyle buyuruyor amma ben başkalarının ilahına, atasına söverim" deme lüksü yok Müslümanın.

Eleştiri başka küfür başka!

Gene Müslüman Allah cc emrinden sonra peygamberinin de sözünü dinlemelidir.

Allah cc Nebisi Muhammed Mustafa (sav) ne buyuruyor; "Müslüman, elinden ve dilinden diğer insanların selamette olduğu kişidir".

Bu iki kıstasa ve de kılık kıyafete ve de ilmiyle amelde Kadir Mısıroğlu sınıfta kalmıştır.

Kral çıplaktır!

UYUŞTURUCU TEHLİKESİ

ÜLKEMİZDE yılın ilk 10 ayında 172 bin uyuşturucu satıcısı yakalanmış.

Bunu yıla vurursak 206.400 yapar.

Kriminal teknikte suç veya suçu işleyen bilinenin üç katıdır ki bu durumda 618 bin satıcı var diyebiliriz!

Bu durumda Türkiye'deki her 121 kişiye bir uyuşturucu satıcısı düşüyor sonucu ortaya çıkar!

Satan bu kadar varsa alanı siz düşünün!

Uyuşturucuyla mücadelede kolluk kuvvetlerine yardımcı olmak vatandaşlık görevidir.

"Banane" demek kimsenin lüksü değildir.

Tehlike herkesin kapısını çalmak üzeredir.

Aman dikkat edin!

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Hamdi Yuluğ - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak NetGaste Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan NetGaste hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler NetGaste editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı NetGaste değil haberi geçen ajanstır.