Orhan Cami’de Ali Erbaş İzdihamı

Tarihi Adapazarı Orhan Camiinde sabah namazı kıldıran Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, “Sünnet olmadan Kur'an anlaşılır mı?” dedi.

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, tarihi Adapazarı Orhan Camiinde sabah namazını kıldırdı. Namazın ardından cami cemaatine seslenen Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, “Sünnet olmadan Kur'an anlaşılır mı?” dedi.

Namazın ardından vaaz etti

Konuşmasının başında Başkan Erbaş, “Bu güzel seher vaktinde, fecir zamanı üzerimize sağanak sağanak yağan Allah’ın rahmeti, bereketi, mağfireti hepimizin üzerine olsun. Rabbim ibadetlerimizi kabul eylesin. Tövbe ve istiğfarlarımızı makbul eylesin. ‘Amin’ diyen biz mümin kullarını umduklarımıza nail eylesin, korktuklarımızdan emin eylesin” diye konuştu.

‘Allah için çalışmak nasıl olmalı?’ konulu bir sohbet gerçekleştiren Başkan Erbaş, en güzel amelin Allah’a ibadet etmek olduğunu ifade etti.

İlk inen ayetlerden sonra gelen Müddessir Suresi’nin anlamına dikkat çeken Başkan Erbaş, “İkinci gelen vahiy buydu, ‘uyar.’ Kimi uyaracak Allah Resulu Efendimiz? Karanlıklarda olan insanları uyaracak, bütün insanlığı; evrensel bir mesaj. Sadece Mekkelileri değil, sadece Medinelileri değil, sadece akrabalarını değil, bütün insanlığı. Kalktı hemen Allah Resulu Efendimiz. Ömrünün sonuna kadar onun kalbinde, gönlünde, zihninde ‘kalk ve uyar’ emri hep haykırdı adeta. Zihnine, kalbine indirilen bu ayet, dilinden bütün insanlara davet olarak yansıdı. Kalktı ve uyardı. Bugün bu emanet hepimizin üzerinde. Allah’ın dinini yaşamaya çalışanların, hepimizin üzerinde” diye konuştu.

“Duracak vaktimiz yok”

O dönemdeki insanların içinde olduğu karanlığın, cehaletin bugün de olduğunu ifade eden Başkan Erbaş, “Kalkacağız ve uyaracağız. Sadece çocuklarımızı, etrafımızı değil, herkes bizden bunu bekliyor. Duracak dakikamız yok, hep beraber gayret etmemiz gerekiyor.

Yeter ki biz gayret edelim, çalışalım. Gayret edenlere, kalkıp uyaranlara Rabbimiz muhsinler diyor. Kur’an-ı Kerim’in birçok yerinde ‘Allah muhsinleri sever’ diyor. Allah bir kulu severse, o kul artık Allah'ın rızasına ulaşmış demektir. Allah hepimizi muhsinlerden eylesin” ifadelerini kullandı.

‘Sana ölüm gelinceye kadar Rabbine ibadet et’ ayetini okuyarak ibadetlerde devamlılığın önemini vurgulayan Başkan Erbaş, “Kulun Allahtan razı olması, onun tüm emirlerine hiçbir taviz vermeden eksiksiz bir şekilde riayet etmesi demektir. Allah’ın emirlerine rıza göstermektir. Bu yapıldığında kuldan da Allah razı olur” şeklinde konuştu.

Nefsin yedi mertebesinin olduğunu ve en üst mertebeye ancak ibadetlerle varılabileceğini işaret eden Başkan Erbaş, “Bunun için ibadet lazım, namaz lazım, oruç lazım, hayır hasenat lazım, tevbe istiğfar lazım, zikir lazım, diğer ibadetler lazım” dedi.

“Kur’an-ı Kerim’in ve sünnetin hedefi, Allah’ın razı olduğu kamil bir nefse sahip olan bir kul oluşturmak” diyen Başkan Erbaş, bunun için ise ibadet etmek ve kötülüklerden uzak durmak gerektiğini söyledi.

İbadetlerin, Allah’a daha iyi bir kul olmayı sağladığını ifade eden Başkan Erbaş, “Kul, ibadet yaparak kulluğunu yerine getirir” dedi.

“Din konusunda ehil olmayan birtakım yerlere gidenleri uyarın”

Din İşleri Yüksek Kurulunun önemini vurgulayan Başkan Erbaş, “Yanlış yerlere gitmeyin. Din konusunda ehliyetsiz olan, ehil olmayan birtakım yerlere gidenleri de uyarın. Diyanet İşleri Başkanlığı olarak ‘Din İstismarı ile Mücadele’ başlattık. Ehil isimlerle bütün illerimizi, köylerimizi, kasabalarımızı, ilçelerimizi dolaşıyoruz. Buna ihtiyaç var. Sizler de bu konuda bizlere yardımcı olun” dedi.

Mevlid-i Nebi Haftası

Başkan Erbaş, Mevlid-i Nebi Haftası’nın 17 Kasım'da açılışının yapılacağını ve Mevlid Kandili'nin 19 Kasım'da idrak edileceğini söyledi.

Başkan Erbaş, haftanın önceden 'Kutlu Doğum Haftası' olarak kutlandığını, şimdi, tüm dünyayla birlikte Hicri takvime göre ‘Mevlid-i Nebi Haftası’ olarak kutlanacağını ve konusunun 'Peygamberimiz ve Gençlik' olduğunu belirtti.

“Kur'an ve sünnet beraber anlaşılır”

Sünneti dışlayan birtakım yanlış anlayışların ortaya çıktığını belirten Başkan Erbaş, “Hurafelerle, yanlışlarla, sünneti dışlayarak, sünneti öteleyerek birtakım anlayışlar ortaya çıkıyor. Sünnet olmadan Kur'an anlaşılır mı? Peygamberimizin hayatını, Peygamberimizin sünnetini bilmeden Kur'an anlaşılır mı? Bunları birbirinden ayırmak mümkün mü? Mümkün değil. Kur'an ve sünnet beraber anlaşılır. Kur'an’ı anlamak için sünnetten yararlanacağız, sünneti anlamak için Kur'an'dan yararlanacağız. Birbirinden ayrılması imkansız” şeklinde konuştu.

31 Eki 2018 - 08:50 - Gündem



göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak NetGaste Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan NetGaste hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler NetGaste editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı NetGaste değil haberi geçen ajanstır.