‘Deprem Gerçeği ve Sakarya’da Şehircilik’

Dün akşam Büyükşehir Belediyesi tarafından 17 Ağustos depreminin 19. yılı münasebetiyle düzenlenen ‘Deprem Gerçeği ve Sakarya’da Şehircilik’ konulu toplantıya katılarak Zeki Toçoğlu’nu dinledik.

Toçoğlu ve Büyükşehir Belediyesi toplantıya çok iyi hazırlanmışlar.

Sakarya’nın deprem bölgesinde yer aldığını ve belirli aralıklarla yıkıcı depremlere maruz kaldığını unutanlar ya da unutturmak isteyenlere karşın şehrin üzücü gerçeği tüm detaylarıyla gözler önüne serildi.

Toçoğlu’nun, “25-30 yıl aralıkla şehrimiz deprem görüyor. Bu tabloya baktığımızda yeni bir depremin yaklaştığını hepimiz söyleyebiliriz. Depremi unutmamak ve hazır halde bir şehir inşa etmek için çalışmalarımızı sürdürmeliyiz” sözleri bu şehrin gerçeğini yansıtan sözler.

Peki Sakarya olası bir depreme gerçekten hazır mı?

Eski kötü tecrübelerden gerekli ders çıkarıldı mı?

Toçoğlu’nun yaptığı sunuma baktığımızda benim kanaatimce şehrin gelişimi deprem gerçeği dikkate alınarak sürdürülüyor.

Bunun ise iki makro göstergesi var.

Altyapıya öncelik verilmesi ve yatay mimari ısrarı.

Büyükşehir Belediyesi’nin yatırımlarına göz attığımız zaman en büyük yatırımların altyapıya yapıldığını söylemek yanlış olmaz.

Zeki Toçoğlu’nun göreve geldiğinde Sakarya’yı altyapısı sağlam bir şehir haline getirme, o temeller üzerinde sağlam bir şehir kurma hedefinde olduğunu hatırlamak çok zor değil.

O günden bugüne Sakarya altyapı anlamında büyük yol aldı.

Depreme dayanıklı ve teknoloji tabanlı altyapı şehrin en uç noktalarına kadar yayılıyor.

Atıksuya yönelik yapılan yatırımlar temiz bir çevre olarak şehre değer katıyor.

İmara yönelik düzenlemeler ve yatay mimariden hiçbir şekilde taviz verilmemesi Türkiye genelinde örnek bir yapılaşmayı ortaya çıkarmış durumda.

Aradaki farkı toplantıya katılarak deprem anında ve yatay mimari ısrarı sonrasındaki karşılaştırmayı görenler çok daha iyi anlayacaklardır.

Tüm bunların yanı sıra eksik noktalar da muhakkak vardır. Ama tamamlanacaktır.

Ben takip edilen bu yolun Sakarya için öneminin ileride daha da iyi anlaşılacağını düşünüyorum.

Popülizme kayan ya da çıkar amaçlı hareket eden hiçbir yerel idare altyapıya yönelik bunca büyük yatırımlar gerçekleştirmez, ya da kat yasağı için belirli bir zümreyi karşısına alarak direnmez.

Deprem gerçeği, kaybedilen on binlerce can, yitip giden umutlar ve yaşanan acılar tazeliğini korurken bu şehrin deprem gerçeğine uygun tedbirleri almaktan ve gelişimini ona göre sürdürmekten başka hiçbir çaresi yoktur.

Aksi takdirde acılar ve yaşanan sıkıntılar muhakkak tekerrür edecektir.

# YAZARIN DİĞER YAZILARI

Yazar Ömer Razı - Mesaj Gönder


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak NetGaste Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan NetGaste hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler NetGaste editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı NetGaste değil haberi geçen ajanstır.